VELİLERİME NASİHATİM VAR

Rastgele beğendiğim sözlerden bir tanesi

Abanın kadri, yağmurda bilinir.

Atasözü

VELİLERİME NASİHATİM VAR

VELİLERİME NASİHATİM VAR

Rehberliğini yaptığım sınıflarda velilerimle sürekli diyalog halindeyimdir. Velev ki öğrencim derse gelmesin, anında velimi arıyorum. "Nerde bu öğrencim" diye soruyorum. Bu tutumumdan ötürü şu ana kadar velilerimden hiçbir ters cevap aldığımı da hatırlamıyorum. Kanaatim şu ki; babalar, anneler bu durumdan memnuna benziyor.

Velilerimle olan bu diyalog çerçevesinde, öğrencilerimi gözlemlediğimde haylaz olanlar bu durumdan pek memnun değiller. Bu böyle yani, Atkaracalar'da da , Karacabey'de de , Tosya'da da aynı. Babasından, annesinden gizlisi saklısı olanlar velisini aramamı istemiyorlar; yüzsüz, laçka bir şekilde bu durumu dile getirmekten de geride kalmıyorlar lakin, bittecrübe sonucu sakıncalı durumlarla karşılaşmaktansa, doğrudan veli ile iletişim kurmak ma'şeri vicdan açısından gönlümü rahatlatıyor. Şöyle ki, bu aramalar genellikle de diğer öğrencilerin yanında oluyor. Bir yandan velime yaşanan hadiseyi, durumu aktarırken; öte yandan da, diğer öğrencilere "bak durum böyle böyle, siz de bu davranışın benzerini sergilerseniz; sizin de velinizi ararım mesajı, aba altından gösterilmiş oluyor :).

VARAN 1: Günlerden Perşembe, dersin birinde sınıfa nasihat ederken, öğrencinin birisi öğretmenine şunu soruyor." Hocam siz İskilipte hiç hamama gittiniz mi?" Soruda yazım hatası yok. Fakat diğer zibidi kılıklılar bu soru karşısında kahkahayı basıyor. Heyhat, bunlar cin olmadan adam çarpmaya mı kalkıyorlar yoksa? Öğretmen soruyu soranla göz göze geliyor(göz teması da sağlanıyor), öğrenci tekrar sorusunu yineliyor. Sınıfta bir kahkaha tekrar. Soruyu soranı, idareci odasına alıyor öğretmen. Öğrenciye şunu diyor:" Babanı arayım da, babana da bu soruyu sorayım mı?" Öğrenci ağlamaklı bir halde: "babamı aramayın, kaza yaptı, bir daha söz demem" diyor. Bu öğrencinin yaşı yaklaşık 17, yaptığı kepazeliği siz düşünün(İskilip kelimesindeki ilk iki harfin yerini değiştirirseniz, mevzu anlaşılır.), derste öğretmenini küçük düşürme namına söylediği söze, birebirde kendisini acındırma rolüne... Gençtir genç, genç. Hay Ya Rabbim, ne günlere kaldık, bu kulunu sana havale ediyorum.

VARAN 2: Aynı derste öğretmen içeri girdiği anda, bir başka erkek öğrenci kızlı erkekli bütün arkadaşlarının yanında kolunu iyice sıvamış bir vaziyette, arkadaşlarına yüzü dönük bir şekilde kolunu göstererek "al bunu.." diyerek arkadaşlarına uygun olmayan biri tutum sergiliyor. Bu öğrenciye öğretmen, "babana söyleyim mi" diye soruyor, öğrenci "hayır" diyerek kafasını yukarı kaldırıyor. Bu öğrenci de yaklaşık 17 yaşında. Öğretmen bu olayın da üzerinde durmuyor. Gençtir genç, genç. Hay Ya Rabbim, bu kulunu da sana havale ediyorum.

VARAN 3: Aynı derste, ismi "T" olan kız öğrenci, öğretmenine ismi "E" olan öğrenciyi şikayet ediyor. Şikayet mevzusu erkeğin kız öğrenciye tokat atması. Hem de ders esnasında. Öğretmen de erkek öğrenciye soruyor, "evladım senin kız kardeşin var mı?", cevap: "var öğretmenim"; bu sefer öğretmen: "peki bu kızın abisi, senin kız kardeşine tokat atsa iyi olur mu?"; öğrencinin cevabı "mal mısın hocam sen, olur mu öyle şey?". Bre densiz ne konuşmasını bilirsin, ne davranış bilirsin; böyle gelmişsin böyle gidersin. Öğrencinin namus mefhumu çerçevesinde tepkisini öğretmen anlayabiliyor. Şöyle ki, tiki olan birisinin koltuk altına dokunduğunuzda, küfrettiği gibi bu erkek öğrenci de tepkisini kendi densizliği çerçevesinde göstermeye çalıştı fakat ortada bir problem var. O da şu: kendisine yapılmasını istemediği bir davranışı; bir başkasına reva görmesine ne dersiniz? Bunun da yaşı yaklaşık 17. Hay Ya Rabbim, bu kulunu da sana havale ediyorum.

Yukarda izah edilen hadiselerin tamamının fazlası vardır, eksiği yoktur.

Hani geçenlerde Özgecan ASLAN isimli kıza tecavüz etmeye çalışan bir sapık vardı, sonrasında babasıyla beraber birisini daha bulup, kızı kestiler sonra da yaktılar.  Tecavüz etmeye çalışan kişi de, kız kardeşine aynı kepazeliği reva görür mü acaba? Hal bu ki; buradaki öğretmen, özgecan aslan hadisesinden sonra da, bu sınıfa şöyle bir tembihte bulunmuştu, "toplumumuzdaki elim hadiselerin müsebbibi gene bizleriz, ormanda ağaç kesen baltanın sapı nasıl ki gene bir ağaçsa, bize zarar verenler de gene bize benzeyen insanlardır, bundan ötürü davranışlarımıza dikkat edelim" mealinde, uzuuunca bir nasihatta bulunmuştu.

Bütün bu uygunsuz davranışlar akabinde, öğretmen öğrencilerine sözlü bir şekilde nasihat etti. Davranışlarının yanlış olduğunu söyledi. NE yapsın bu öğretmen? Elinde sihirli bir değnek yok ki, hepsini bir anda düzeltsin.

Kıymetli velim, sizlere sesleniyorum! çocuklarınızın terbiyesi ile İLGİLENİN. Ortada problem var. Ekrem hoca olarak yukarda davranışlarını anlattığım öğrencilere baktığımda artık onların velilerini görüyorum. Dilekçe yazıp, öğrenciden şikayetçi olmak veya işi daha ileri noktalara götürmek elbette mümkün fakat bunlar karpuz değiller ki dışı yeşil, içi kırmızı bir vaziyette olsunlar. Yani evde başka davransınlar, okulda başka davransınlar. Okuldaki benzer davranışları evlerinde de sergilerler. Baba olarak, anne olarak, büyük olarak sizler bu gidişe dur demezseniz, Durum vahim. Bunu söyleyeyim. 

Ekrem hoca sadece ve sadece nasihatte bulunabilir. 1 ders saatinde yaşanan hadiseleri göz önünde bulundurduğumda öğrenci okutan tüm velilerime bir nasihatim var.

.         Ağaç yaşken eğilir. Çocuklarınızla ilgilenin. Öğretmenleri ile iletişimi kopartmayın, arada sırada çocuğunuzun durumunu öğretmenleriyle görüşerek öğrenin. Aksi halde durum vahim. Men dakka, dukka. Özgecan ASLAN hadisesi ortada. Ağaç kesen baltanın sapı da ağaçtan.  

Velilerimden istirhamım öğrencileriyle ilgilensinler, kimlerle arkadaşlık yapıyorlar öğrensinler, kötü arkadaşları varsa, çocuklarını onlardan uzak tutsunlar. Bizden söylemesi

PAYLAŞ!
Etiketler: veli öğrenci nasihat

EKREM GÜLCÜOĞLU HAKKINDA
Ekrem GÜLCÜOĞLU
Bilişim Teknolojileri Öğretmeni
Web sitem Facebook adresim Twitter adresim Google Plus adresim

Yorum Yaz

Adınız Soyadınız
Yaşınız
E-Posta Adresiniz
İnternet Adresiniz
Mesajınız


Yorumlar

Onaylanmamış: 0 yorum
Toplam: 0 yorum

SON YAZILARIM

ÇOK OKUNAN YAZILARIM

KATEGORİLERİNE GÖRE YAZILARIM

ETİKET BULUTU